Türkiye Azerbaycan Dostluk Dernekleri Federasyonu (TADDEF) Genel Başkan Yardımcısı Serdar Ünsal, İsrail’in İran’a yönelik saldırılarını ve bu saldırılarda Güney Azerbaycan şehirlerinin de hedef alınmasını sert bir dille kınadı.
Ünsal, özellikle Tebriz, Erdebil, Zencan ve Urmiye gibi yoğun Türk nüfusunun yaşadığı kadim şehirlerdeki sivillerin zarar görmesinin, Türk dünyasında derin bir üzüntüye yol açtığını belirtti.
TADDEF Genel Başkan Yardımcısı Serdar Ünsal: “Tebriz ve Erdebil’deki Türk kardeşlerimizin yanındayız”
Ünsal, yaptığı yazılı açıklamada şu ifadelere yer verdi:"İran sınırları içerisinde yaşayan milyonlarca Türk kardeşimiz, bu çatışma ortamında doğrudan tehdit altındadır. İsrail’in sivil yerleşim alanlarını hedef alması kabul edilemez. Tebriz, Erdebil ve Urmiye gibi şehirlerde yaşanan sivil kayıpları endişeyle izliyoruz. Bu nedenle saldırıları insanlık ve Türklük adına şiddetle kınıyoruz."
“Türk coğrafyasında birinin canı yanarsa, hepimizin yüreği sızlar” vurgusunu yapan Ünsal, soydaşlarımızın yaşadığı tüm bölgelerin barış ve güven içinde olması için Türk dünyası olarak daha güçlü ses vermenin zamanının geldiğini belirtti.
"TADDEF olarak, Güney Azerbaycan'da yaşananlara karşı kamuoyunu bilgilendirmeye devam edeceğiz. Etnik ve kültürel kardeşliğimizin sadece sözle değil, eylemle de savunucusuyuz. Bu çatışmaların ortasında kalmış sivil Türk halkının güvenliği, hepimizin ortak sorumluluğudur."
Açıklamasında, Güney Azerbaycan’daki soydaşların sesini uluslararası kamuoyuna duyurmanın artık bir sorumluluk haline geldiğini vurgulayan Ünsal şöyle devam etti:
“Birlikte yaşama kültürünün, tarihi dostluğun ve sivil hakların hiçe sayıldığı bu ortamda biz Türk dünyasının tek yürek olmasını istiyoruz. TADDEF olarak bu süreçte soydaşlarımızın yanında durmaya, yaşanan gelişmeleri tüm diplomatik ve medya yollarıyla gündeme taşımaya devam edeceğiz. Türk coğrafyasında nerede bir acı varsa, orada bizim yüreğimiz sızlar.”
Ünsal ayrıca, uluslararası insan hakları kuruluşlarına da çağrıda bulunarak Güney Azerbaycan’daki sivil halkın korunması için acil diplomatik adımlar atılması gerektiğini belirtti.
